Komşum Piknikte Arkadan Sikti

Merhaba seks hikayelerini seven arkadaşlar, benim adım Dilan. Ankara’da yaşıyorum. 3 Yıldır evliyim ve 2 yaşında bir kızım var. 1.70 boyunda, 90-65-95 beden, kahverengi tenli, etrafımda güzel denilen bir kadınım. Dekolteli ve dar kot pantolon giymeyi gerçekten çok seviyorum. Ayrıca herkesin kıçımdan bıktığını da belirtmek isterim. Ne zaman alışverişe çıksam, ne zaman Pazar pazarında tek başıma yürüsem, pazara giderken yanından geçtiğim esnafın ya da tüccarın kıçıma bakarken iç çektiğini çok iyi biliyorum. O ana kadar hiç götümü sikmemiş olmama rağmen aslında gizlice merak etmemiştim :)) Bir keresinde tanımadığım bir adam arkamdan bana şöyle demişti: “Güzelim, benimkini kıçına sokarsam dünyalar benim olurdu!” Dediğini duydum ve hissettim, “Keşke yapsaydın dostum, ben de öyle yapardım! Yani, bu tarz kıçıma bakıp bir şeyler söylemeye alışkınım.

Geçen yıl başıma gelenleri burada ilk kez paylaşıyorum, artık içimde tutamıyorum ve bir başkasına anlatırsam utançtan öleceğimi biliyorum. Bu yaklaşık bir yıl önceydi. Pazar günüydü. Kocam o gün çalışmıyordu ve arkadaşlarının evine gitmişti. Çocuğu uyuttum ve evin etrafındaki işleri bitirdim. Çok güneşliydi, evde bunalmıştım, dışarı çıkmak istedim. Kocam olacak olan salağı aradım ve ona dedim ki: “Neredesin?” sordum. “Arkadaşlarımla kafedeyim tatlım, bir şey mi oldu?” Dedi. “Hayır, hiçbir şey olmadı ama evde sıkıldım, gel bizi bir yere götür!” dedim. Kocam Tamam dediğinde hazırlanmaya başladım. Yine altımda dar kot pantolon, üzerimde açık boyunlu bir bady, sadece formasız bir südyenim vardı ve kocamı beklemeye başladım. Kocam geldiğinde çocuk çoktan uyanmıştı. “Çocuğu yanımıza alalım ve pikniğe gidelim.” dedim. Ve kocam, “Tamam, tamam. Kemal Bey ve eşi Banu hanım’a da haber verelim mi? Belki onlar da gelmek isterler.” Dedi. “Boşver, bırak gelsinler.” dedim. Onlara haber verdik, onlar da geldiler. İki arabayla ayrıldık. Alışverişe falan giderken piknik için bir yere geldik. Sonunda yerleştik ve çayımızı yaptık, oturduk ve konuşmaya başladık…

Yanımıza gelen Banu ve Kemal, karşıdaki binada oturan komşularımızdı. Onlarla oldukça samimiydik. Banu’nun kocası olacak Kemal pezevenk, zaman zaman aldatıcı bakışlarını yakaladığım aklı başında bir insandı. Banu’ya göre, Banu çuvalladığında üç gün oturamadı. Banu bana gerdek gecesinin tüm detaylarını ve bazı sikişme gecelerini anlatıyordu. Ve kaltak bana öyle bir boynuzla söylüyor ki, sorma, sanki kocası her seferinde beni sikiyormuş gibi.

Her neyse, bu arada kocam mangal falan yaktı, pirzola, köfte pişirdi, yedi, içti, Aralık ayında oturuyorduk. Herkesin evinde bir kaos başladı. Kızım uyuyakaldı, onu arabaya bindirdik, uyudu. Çişim gelmişti ama burada nerede yapacaktım, her yer açıktı ve ormanlık alan çok uzaktaydı. Öyle sıkıştım ki, zar zor tutabiliyorum, neredeyse altıma işeyeceğim. Çaresizce etrafa bakarken Banu, “Ben de sıkıştım kızım, hadi bakmaya devam etme, birlikte ağaçlara gidelim!” Dedi.

Bu yüzden kocamı aradım: “Hadi, uyan, tuvalete gidiyoruz, bizi al!” dedim. Ama o nerede, adamımızın karnı dolu ve tırmıkları gitmiş, hiç uyanacak mı? Dedim ki, “Pislik, umarım biri karını ormanda çığlık atarak becerir, böylece onu duymazsın bile! Dedim ki ‘ Banu’yla yalnız gitmeye karar verdik ve havlularımızı da yanımıza aldık, kalktık. O anda Banu’nun kocası gözlerini açtı ve “Size eşlik edeyim kızlar, merak etmeyin hemen arkanızda olacağım!” Dedi. İzlenimim altındaydım: “Hapı yuttun Dilan, şimdi bunun için endişelen!” dedim. Banu da “Teşekkür ederim aslan kocam!” bunu söyleyerek ayrıldık. Arabayla gidemediğimiz için yürüyorduk ve Banu’nun kocası arkamızdan geliyordu. Banu da benim kadar seksi bir kadın, benden aşağı değil ve dapdar o gün eşofman giyiyordu. Arada bir, arkama baktığımda, kocasının her seferinde onu yiyecekmiş gibi kıçıma baktığını görürdüm ve deşifre edemezdim. Yaklaşık 5 dakika böyle yürüdük ve ormana girdik, piknik yaptığımız yer gözden kayboldu…

Banu’ya şöyle dedi: “Hadi tatlım, sen böyle yap, ben de biraz daha yapacağım!” dedim. Banu orada bir ağacın arkasına geçti, ben biraz daha ileri gittim. Pantolonumu zorla indirdim (çünkü sıkıydılar) ve işemek için yere çömeldim. Ortalık çok sessizdi, birden korktum ve Banu’yu aradım, “Banuuuuu? Dur, Dur, Dur, Dur, Dur?” çünkü. Ama Banu birkaç metre uzakta olmasına rağmen cevap alamayınca kocasına “Kemal abiii? Kemal Kardeş?” çünkü. Kocasından ses gelmeyince gerçekten korkmaya başladım. Hemen amımı bir havluyla sildim, kalktım ve etrafa baktım. Ama hiçbiri orada değildi. Sonra arkamda bir çıtırtı duydum ve arkamı dönemeden bir el ağzımı kapattı. Çok korktum, arkamı dönmeme izin vermedi. Elini kıçımın üzerine koyduğunda, Banu’nun sapık kocası Kemal olduğundan şüphelendim ve yüzmeye başladım. Kulağıma şöyle dedi: “Şşşt, ses çıkarma, bu Kemal!” elini ağzımdan çıkardı ve şöyle dedi: “Ses çıkarma, kocan duyarsa utanacaksın!” Dedi. Dedim ki: “Bir şey yapmaya kalkarsan çığlık atarım, karın duyar, rezil olursun!” dedim…

“Beni duymayacak, baygın yatıyor!” Dedi. Meğer Banu işedikten sonra ayağa kalkarken tansiyonu düşmüş ve kendinden geçip yere yığılmış. Pezevenk kocası bunu görünce Banu’ya yardım edeceği ve onu ayıracağı yere bana geldi! Bir eliyle kalçalarımı tutarken diğer eliyle göğüslerimi yoğuruyordu. “İster güzellikle, ister güçle! Seni burada becerene kadar gitmiyorum! Güzellikle olursa kimse farketmez, zorla olursa üstünü yırtarım, yerde süründürürüm, bir daha siktiririm yani kocana nasıl açıklarsan anlat Banu’yu ayıklamaya çalıştığımı söylerim, öyle olacağım iyiyim!” Dedi. Haklıydı, şimdi mücadeleyi bıraktım ve kocama kızgın olduğum için dedim ki, “Tamam, acele et o zaman, kocam uyanmadan işini bitir ve gidelim!” dedim. Dedi ki: “Emrinle fahişem, endişelenme, bu pezevenk koca uyanmadan önce amını ve kıçını kıracağım!” Dedi. “Nasıl böyle konuşuyorsun, açık konuş sapık!” dedim. “Şimdi üzülme tatlım, senin de fantezilerin yok!” Dedi. “Tamam, tamam, hayal kurmayı bırak ve acele et!” dedim…

Kemal külotumu giyerek pantolonumu dizime kadar indirdi ve göt yanaklarımı okşamaya başladı. “Kıçından bıktım Dilan, sen bir Huri misin? Kıçın nasıl, ha?” dedi ve beni güldürdü. “Hadi, tamam, endişelenme, o tam bir göt, sikişmeme bak! Eğer iyi becerirsen ve zekiysen, o göt artık o kadar çok önünden çıkmayacak!” dedim. Dedi ki: “Bana sor, fahişem, fahişem! Kıçının kurbanı olacağım!” bunu söyleyerek beni sırtımdan öptü ve göt deliğimi yalamaya başladı. Kıçımı yaladığı gerçeği, amım beni çok azdırdı. Zevkten deliye dönüyordum, “Hadi Kemal abi, siktir git, lütfen! Beni çok azdırdın sapık, sikeceksen, siktirip gideceksen, Banu ayılacak, kocam uyanacak, hadi!” dedim. “Tamam Dilan, seni öyle bir sikeceğim ki, ömrünün sonuna kadar unutamayacaksın, aklından çıkmayacaksın, hayallerine gireceksin ve her gün Kemal’in sikine, Kemal’in sikine küseceksin!” Dedi. “Nnnnn’ye mi bakıyorsun, doğru mu? Ünlü sikini görelim!” dedim. Ona söylediğimde pantolonunu indirdi ve siki külotundan çıktı. Ama ondan kurtulma, midene o kadar sert vurdu ki inan bana korktum. Korktuğum için hemen pantolonumu ve külotumu aldım ve yukarı çekmeye çalıştım…

Ama boşuna Kemal sapıklar:” Ne oldu seni sürtük kız? Sakin ol! Tadına bakmadan nereye gidilir?” bunu söyleyerek pantolonumu ve külotumu tekrar soydu. Korkudan titriyordum ve dedim ki: “Yalvarırım Kemal kardeşim, bu siki nasıl alabilirim, istediğin her şeyi yapabilirim, ağzımla boşaltırım, ağzımdan istediğin kadar sikerim ama içime sokma!” Söyleyebilirdim. Resmen Kemal’in sikinden korkuyordum, korkudan titriyordum. Ama bir keresinde ok yaydan çıktı ve kendimi kaşıdım. Eğer karınız ayılmadan, kocam uyanmadan hemen kalkıp adama beni becermesini söylerseniz, adam size bal yapar ve sizi böyle becerir elbette! Yemek yemeden o sikten kurtulamayacağıma karar verdiğimde kendimi bıraktım, Salıyı bıraktım. Geri dönüş olmadığını fark ettim, o sikin tadına bakacaktım. Ve öyleydi de. “Ağzına almak için çok hevesliydin, kaltak, gidelim! dedi ki: “Beni onun önünde çökertti ve kuyruğunu açtı. Kocamın horozundan başka bir horoz ilk gördüğümde onu ağzıma sokacaktım. Her ne kadar yakında kıçıma sokacak olsam da 🙂

Sikini elimle tutup ağzıma aldım ve yalamaya başladım. Ama ağzıma daha az sığsa bile kafasını zar zor ağzıma sokabiliyordum. Biraz yaladıktan sonra nefes almaya ara verdiğimde dedim ki: “Bu ne biçim yarak Kemal Aralık? Bana kendimden bahsederdi ve ben ona inanmazdım! Tam olarak söylediği kadar var!” dedim. Dedi ki: “Sence Banu’nun götü nasıl bu kadar büyüdü, nasıl bu kadar güzelleşti? Sikin sayesinde!” Dedi. Başka bir rüzgar beni sardı, yutkundu: “Ne demek istiyorsun? Sen de mi Banu’yu götünden sikiyorsun Kemal abi?” Söyleyebilirdim. “Ne düşündün bebeğim? Sana her şeyi anlattı kaltak, az önce götten siktiğimi söylemedi mi? Göt sikmek gibisi var mı! O nedir? Aptal kocan hiç o güzel kıçını becerdi mi?” Dedi. “Kardeşim, kahretsin, kocam henüz göt deliğimi yalamadı bile! Ve isteseydi bile, onu orada vermezdim!” dedim. “Ama onu bana vereceksin!” beni ayağa kaldırdı, sikini tükürdü ve dedi ki, “Hadi, arkanı dön, geri dönmeni diliyorum!” bunu söylerken beni hafifçe öne eğdirdi. Doğruldum ve dedim ki, “Kemal Kardeş, pantolonumu çıkarıp burada uzanayım, bacaklarımı açayım, daha kolay olurdu!” dedim…

“Gerek yok bebeğim, sen domal’sın!” diyerek tekrar bana eğildi. Arkamdan gelip amımı sikiyle yıkadığında zevkten ölmek üzereydim, amım akmaya başladı ve hızla titreyen bir orgazm yaşadım. Titremeler yüzünden zar zor ayağa kalkabildim. Endişeyle onu amıma sokmasını beklerken, sikinin başını göt deliğimin etrafında hareket ettirmeye başladı. Kıçımı delmeye kararlıydı ama son bir umutla yalvardım: “Kemal Kardeş, kulun olmama izin verme, orada bana dokunma, istediğin kadar sik beni, ama orada bana dokunma, lütfen yapma!” çünkü. Ama pezevengi ikna edemedim. Birden sikinin başını kıçıma soktuğunda acı içinde dedim ki: “Kemal abiiiiii!”nasıl çığlık attım. Kıçımdaki acı yüzünden ayaklarımı ya da hiçbir şeyi hissedemedim. Tecrübeli piç beni belimden tutmasaydı kesinlikle düşerdim. “Kemal Abi çıkıyor, kıçım yanıyor!” yalvarmaya devam ederken piç diğerlerini öyle bir soktu ki acıdan öleceğimi sandım, beynimde şimşekler çaktı, nefes bile alamadım. Taşaklarını kıçıma sokmak istercesine beni yanına çekti ve bir süre hareketsiz bekledi…

Sonra sikini yavaşça kıçımda hareket ettirmeye başladı. Hafifçe çekip tekrar sokarak kıçımı sikiyordu. Kıçımın acısını unutmak için önümdeki ve etrafımdaki ağaçlara baktım. Aradan birkaç dakika geçmişti ve şimdi yavaşça kuyruğunu başına doğru çekiyordu ve her şeyi yavaşça tekrar gömüyordu. O andan itibaren götten sikilmeyi sevmeye başladım. Siki kıçıma girip çıkarken amımın suları kendiliğinden akmaya başladı. İnilti, “Hadi adamım, kıçımı daha hızlı sik, hadi, orospunu daha sert sik, karının kıçını sikiyormuş gibi orospunu sik, o göt senin için kurban olsun, aslanımı sik!” Söylemeye başladım. Eğer söylemeseydim, Kemal beni o kadar hızlı kıçıma sokmaya başladı ki, o kadar sert pompalamaya başladı ki açıklayamam. Bacağımdan aşağı sıcak ve sıcak bir şey akmaya başladığında, kıçımın artık kesinlikle yırtıldığını düşündüm, sanırım kandı. Heyecanlı, “Kemal Abi, lütfen aşağı gel, kıçım kanıyor!” dedim. “Boşalmaya gidiyorum kaltak, bekle bir dakika!” birkaç kez daha pompaladıktan sonra, “Mantar!” onu çıkardı, beni ters çevirdi ve önüne çömeldi ve açıklayamayacağım şekilde yüzüme boşalmaya başladı. Kocam beni üç gün sikerse, inan bana o kadar çok boşalmaz!

Sonra hemen toparlandık, ağzımı, yüzümü ve kanayan kıçımı havluyla sildim ve Banu’ya gittim. Oraya gittik ama elbette Kemal Abinin yardımıyla oraya yürüyebildim. Bacaklarım açık yürüdüğümü gören Kemal pezevenk pis pis gülüyordu. Neyse, Banu’yu bulduk ve ayılttık. Banu gözlerini açıp kendine döndüğünde şaşkınlıkla etrafına baktı ve şöyle dedi: “Bana ne oldu, aniden görüşüm karardı, gerisini hatırlayamıyorum, dayak yemiş gibi hissediyorum!” Dedi. Kemal abi dedi ki: “Hiçbir şey olmadı eşim, işedikten sonra kalktığınızda birkaç saniye bayıldınız, muhtemelen tansiyonunuz düştü ama yakındık, hemen telafi ettik.” biz de onun kollarına girdik ve Banu’yu kaldırdık. Banu’yu çevremize alarak piknik yaptığımız yere doğru yürümeye başladık. Aptal kocam uyandı, işeyeceğimizi bilmiyordu, bu yüzden aptalca etrafa bakıyordu. Bizi bu halde görünce: “Nedir o? Neredeydin? Banu’ya ne oldu, araba mı fırlattı?” diye sordu. Kemal, “Hanımlar tuvalet ihtiyaçlarını gidermeye gittiklerinde Banu’nun tansiyonu düştü, bayıldı!” Dedi.

Kocam Banu’ya: “Geçmiş olsun! ve bana dedi ki: “Sana ne oldu aşkım, topal mı yürüyorsun?” diye sordu. Dedim ki:” Aşkıma sorma, çünkü tuvalet yoktu, ağaçlara gittik, işemek için çömeldiğimde kıçımda öyle bir diken vardı ki, kutsanmış, sopa gibiydi!” dedim. Ama bunu söylediğimde başka bir şeye benzetme olacağını düşünmemiştim :)) Anında herkes gülmeye başladı.

Neyse biraz daha oturduktan sonra bavullarımızı toplayıp eve gittik. Ama eve gelene kadar arabada nasıl oturduğumu sor. Eve girer girmez aynamı aldığım gibi banyoya girdim. Arkamı dönüp göt deliğime baktığımda gömlek düğmesi gibi görünen götümdeki delik artık neredeyse Rakı bardağının ağzı kadar açılıyor. Ayrıca kıvrımım o kadar yırtılmış ve kanamıştı ki beyaz tangam kan yüzünden kıpkırmızı olmuştu…

Kıçımın iyileşmesi yaklaşık üç hafta sürdü ve bu süre zarfında Kemal’in pezevenkine bile yaklaşamadım. Kıçım kaşınmaya başlayana kadar Kemal’in sikini tekrar istemek 🙂

Tüm siklerinizi öpüyorum çocuklar. İyi sikişme!