En Sahibinin Kızı Kölem Oldu 2

En Sahibinin Kızı Kölem Oldu 2

Sabah hep beraber kalktık ve fabrikaya gittik. Herkeste bir ilgi alaka aslında güzeldi. Ama ben evde olsam neler yaşayabileceğim hakkında hayaller kurarken, babamın odansının kapısı çaldı ve içeri bir hatun girdi ki, aman Tanrım! Adı Nuray imiş, idari binada hem telefonlara bakıyor hem de sekreterlik işlerini yapıyormuş. Miniden biraz uzun bir etek, ama sımsıkı sarmış sanki vücudunu. Yusyuvarlak kalçaları dışarı çıkmış, hafif dekolte bir bluz üzerinde. Bana doğru eğildiğinde, “Hoş geldin canım!” deyip yanaklarımdan öperken başımı döndüren bir kokusu vardı. Tüm hatlarını belli eden bir giyimi vardı. Sanki bir ressamın elinden çıkmış müthiş bir resim gibiydi. Benim ufaklık hemen dikilivermişti zaten daha kokusunu içime çekerken.

Nuray babama birtakım evrak verdikten sonra, o muhteşem kalçalarını kıvıra kıvıra kapıya doğru giderken, “Canın sıkılırsa benim oraya da uğrayabilirsin!” dedi ve çıktı. Babama çaktırmadan aletimi düzelttim pantolonumun altında. Babama, “Ben buralardayım baba…” diyerek çıkıyordum ki, “Fazla uzaklaşma, birazdan fabrikaya ineceğiz!” dedi. “Tamam baba!” diyerek odadan çıktığım gibi hemen lavaboya koştum, hemen elime biraz peçete alarak 31 çekmeye başladım. Beynim karmakarışık olmuştu, aklım Ayşen abladaydı, birde üstüne Nuray’ın kokusu ve muhteşem fiziği gelince delirmiştim resmen. Beynimde şimşekler çakarcasına boşaldım. Toparlanıp babamın odasına geçtim. Babamla fabrikayı gezmeye çıktık. Daha sonra orda burda vakit geçirerek akşamı ettik ve eve geldik…

Ben heyecanla bir an önce sabah olsa diye, Ayşen abla ile neler yapacağımı ve yaşayacağımı düşünürken, annem, “Yukarı çıkıyoruz, geliyor musun? Çayı orda içeceğiz hep beraber.” dedi. En azından bir göreyim maksadıyla, “Tamam!” dedim ve Ayşen ablalara çıktık. Evde Ayşen abla ve annesi, babası vardı, Murat abi kahveye çıkmıştı. Ortalığa fazla belli etmeden Ayşen ablayı takip ediyordum devamlı. O da arada sırada belli etmeden bana bakıyor, göz göze geliyorduk. Sohbet muhabbet derken, annemler, “Hadi kalkalım, sabah işe gideceğiz!” dedi. Kalktık, eve geçtik ve herkes yattı. Ama halen sabah neler olacak hayali ve düşüncesi ile uyuyamıyordum. Bayağı geç saatlerde uyumuş kalmışım…

Ertesi gün saat 11:00 gibi kalktım, neredeyse öğlen olmuştu. Hemen bir duş aldım, kendime kahvaltı hazırladım, kahvaltımı yaptım. Artık bekliyordum. Birden aklıma geldi, ya olursa diye banyodaki vazelini aldım ve yatak odasında, yatağın yanındaki konsola koydum. Evdeki dergilerden birkaçını alıp, sex hikayelerini okumaya başladım. Halen gelen giden yoktu. Aklım hep Ayşen abladaydı. Birşeyler bahane edip yukarı çıkmam lazımdı. Sonunda aklıma bir fikir geldi, dolaba koşup bir gömleğimi aldım ve üst sıradaki bir düğmesini kopardım, yukarı çıktım. Kapıyı annesi Halime teyze açtı, “Ne oldu oğlum?” dedi. Ben de, “Ayşen abla müsaitse şu düğmemi bir dikiversin, ben evde iğne ipliği bulamadım.” dedim. Sesimize Ayşen abla çıktı geldi, elleri hamurluydu. Halime teyze, “Yarın ekmek pişireceğim, Ayşen ablan hamurunu ayarlıyordu, anca mayalanır.” dedi. Ayşen abla da, “Bırak sen, az işim kaldı, işim bitsin diker getiririm ben!” dedi. “Tamam!” dedim, indim eve.

Gelecekti, artık kafamda soru işareti yoktu, ama beklemek öldürüyordu. Aradan bir saate yakın zaman geçmişti ki, kapı çaldı. Uçarcasına kapıyı açtım. Karşımdaydı. İçeri girdi, kapıyı kapar kapamaz dudaklarına yapıştım. Öpüşmüyor birbirimizi yiyorduk resmen. Artık hiçbir çekincem yoktu, direkt yatak odasına geçtik. Bir yandan ayakta öpüşürken, bir yandan Ayşen ablayı soyuyordum ve hiçbir şekilde itiraz etmiyordu. Karşımda çırılçıplak kaldığında, tam tişörtümü çıkaracaktım ki, “Dur!” dedi, kendisi tişörtümü çıkardı. Gözlerimin içine bakıyor, hınzır bir şekilde gülümsüyordu. Şortumu tuttu ve aşağı doğru sıyırırken, şortum zaten kazık gibi olmuş yarrağıma takıdı. Elinin birini şortumun içine daldırdı ve yarrağımı tutarak, “Çok mu özledi beni?” dedi. “Hem de nasıl!” dedim. Yarrağımı şortumdan kurtarak şortumu aşağı indirdi. Ben de hemen bacaklarım yardımıyla şorttan kurtuldum. İkimiz de artık çırılçıplaktık…

Önce o uzandı yatağa, ben de yanına geçerek, yine öpüşmeye başladık. Fazla uzatmadım, hemen göğüslerine yumuldum. Dudaklarımın arasına alıyor, öpüyor, emiyordum. Elimi amcığına koydum, klitorisini okşuyordum ufak ufak hareketlerle. Ayşen abla kıvranmaya ve inlemeye başlamıştı bile. Amcığı sırılsıklam olmuş, resmen akıyordu suları. Göğüslerinden göbeğine, oradan da amcığına gelmiştim bile. Yastığın birini aldım kalçalarının altına yerleştirdim, ben de amcığının karşısında yüzüstü yerimi aldım. Şimdi daha rahattı, kalçaları yataktan kesilince amcığı kabak gibi karşımdaydı. Dudaklarımı tamamen amcığına kapayarak resmen vakumladım. Amcığındaki her damlayı emmek, yalamak istyordum. Ayşen abla derin bir ‘Ohhh!’ çekti. Hiç aralıksız defalarca yaladım, emdim, dilimle resmen defalarca siktim Ayşen ablayı ve defalarca orgazm oldu. Yine titremekten ve kasılmaktan yorulmuştu…

Yanına doğru uzandım. Daha ben bir harekette bulunmadan yarrağımı tuttu ve sıvazlamaya başladı. Kendimi geri doğru çekerek yatağın baş kısmına yaslanarak oturur vaziyete geldim. Yavaş yavaş emelime yaklaşıyordum. Yarrağım başının hizasına gelmişti, aralarında sadece benim bacağım vardı. Yine tuttu ve sıvazlamaya başladı yarrağımı. “Geçen gün ben gittikten sonra ne yaptın?” dedi. Ben de, “Sen ne güzel defalarca orgazm oldun rahatladın, ben resmen acı çektim!” dedim ve açık açık anlattım. Elimi başının altına sokarak yarrağıma doğru ittirdim. Yüzüstü döndü ve bacaklarım arasında yarrağımla dudakları arasında santimler vardı artık. Yine yarrağımın başından zevk sularım sızmıştı. Parmağının ucu ile yarrağımın kafasına sürdü ve parmağını dudaklarına götürerek dilinin ucuyla tadına baktı, “Mmmm fena birşey değil!” dedi ve yarrağımı tutarak başını dondurma yalıyormuşçasına yalamaya başladı…

İki üç dakika aynı şekilde geçti, sonra başını yavaşça bastırdım. Anlamıştı. Dudaklarının arasındaydım artık ve Ayşen ablanın ağzına patlayacaktım, kaçarı yoktu. Yavaş yavaş derken yarrağımı köküne kadar alıyor, emiyor, yalıyordu. Resmen hırlamaya başlamıştım. O yumuşacık ateş gibi sıcacık dudakları yarrağımda hissediyordum. Geliyordum, biraz kastım kendimi ve yine tam dibine indiğinde muhteşem şekilde patlamaya başladım. İlk anda ne olduğunu anlayamadan birkaç kere fışkırmıştım bile. Ayşen abla kaçarcasına başını çekerken yüzüne ve göğüslerine de fışkırmıştım. Koşarak lavaboya gitti, tükürüyor, ağzını yıkıyordu. Yatak odasının kapısında durdu ve “Bilerek yaptın!” dedi. “Tutamadım kendimi ne yapayım?” dedim. “Birdaha nah yaparım!” dedi. Öyle dese de, nasıl olsa yine yapacaktı, farkında değildi.

Yanıma geldi uzandı yine. Ben de yanına uzandım yeniden ve öpüşmeye başladık. Bir ileriki safhaya geçecektim artık. Elimi yine amcığına attım, kiltorisini okşarken sırılsıklam olmuştu. Parmaklarımı yavaş yavaş göt delğine kaydırıyordum. Amcığının sularıyla ıslattığım işaret parmağımı götünün deliğinde gezdiriyordum. Göğüslerini emmeye başladım yine. Ufak ufak iniltiler çıkarırken parmağımı milim milim sabırlı bir şekilde göt deliğine yerleştiriyordum. Bir yandan da baş parmağımla amcığına masaj yapıyordum. Ayşen abla yine bulutlardaydı, önce vücudu kasıldı ve titremeye başlarken, parmağımın yarısı artık göt deliğindeydi, hiç kıpırdatmadan tutuyordum parmağımı. Başımı kaldırdım ve gözlerinin içine bakarken parmağımı yavaş yavaş ileri geri yapmaya başladım. Anlamasını istiyordum, o muhteşem götünü sikmek istediğimi. Hoşuna da gitmeye başlamıştı, kalçalarını sağa sola oynatıyor, kısık kısık sesler çıkarıyordu…

Parmağımı götünden çıkardım, yüz üstü yatırdım. Vazelini aldım ve göt deliğine masaj yapar gibi sürerken, “Olmaz Cem!” dedi. “Merak etme kızlığınla alakası yok, ikimiz de zevk alacağız!” dedim. Hiç birşey demeden başını çevirdi ve yüzünü yastığa kapadı. Kazık gibi yarrağıma da vazelinden iyice sıvazlayarak sürdüm. Yüzüstü yatan Ayşen ablanın tam belinin altına yastık yerleştirdim, “Kendini kasma ve zevkini çıkarmaya bak!” dedim. Muhteşem kalçalarını ikiye ayırdım, hedefi görmüştüm. Yarrağımı kalçalarının arasında biraz sürttükten sonra başı artık hedefteydi. Acelem yoktu, en ufak bir olumsuzlukta başka şansım olmayabilirdi. Çok yavaş bir şekilde ittirdim, milim milim ilerliyordum. Ve yarrağımın sadece kafası Ayşen ablanın göt deliğindeydi. Hiç kıpırdamadan bekledim biraz ve çıkardım. Birkaç kez sadece kafasını sokup çıkardım aralıklarla. Bu onun iyice gevşemesini sağlamış, üzerindeki korku ve tedirginlik hemen hemen yok olmuştu…

Yeniden kafasını soktum ve eğilip ensesini, boynunu ve kulaklarını öpüp yalamaya başladım. Ayşen abla tam kıvamındaydı. Hafifçe ilerlemeye başladım, çok yavaş şekilde milimetrik olarak ilerliyordum ve Ayşen ablaya hiçbir acı yaşatmıyordum. Yarı yolu almıştım artık, bedenimi onun üzerine bıraktım, tüm ağırlığımla üzerindeydim. Ellerimle iki tarafından vücudunu okşarken, yeniden boynunu kulaklarını emmeye öpmeye başladım. Ayşen abla ufak ufak iniltiler çıkarmaya başladı yine. Bu arada yavaş hareketlerle ileri geri yapıyordum, ama her seferinde öncekinden biraz daha fazla giriyordum götüne. Sonunda yaklaşık bir saat olmuştu ki, yarrağımın tamamını Ayşen ablanın o güzel daracık göt deliğine sığdırmıştım ve en ufak bir acı belirtisi göstermemişti. Deliğinin içindeki yarrağıma iyice alışması için, dibine kadar girmişken öylece bekledim. Arada sırada nefes alıp verirken göt deliği kasılıyor, yarrağımı hoş şekilde sıkıp bırakıyordu…

Hareketlenmeye başladım, bu sefer her seferinde biraz daha hızlanıyor ve sertleşiyordum. Taşaklarımın göt yanaklarına vurmasıyla ‘Şak şak şak’ sesler çıkmaya başlamıştı. Ayşen abla da artık yavaş yavaş zevkini alıyordu ki, geri çekildiğim sırada kalçalarını hafifçe kaldırıp, girdiğim sırada derin bir ‘Ohhh!’ sesiyle bırakıyordu kendini. Ve ritmik bir şekilde Ayşen ablanın götünü sikiyordum. İçinden çıkarak, Ayşen ablayı dört ayak pozisyonuna getirdim. Mükemmel gözüküyordu kalçaları ve bedeni. Ellerini yanlara koyarak başını yatağa yapıştırmasını söyledim. Ben de dizlerini aralayarak duracağım yeri hazırladım. Hiç itiraz etmeden her dediğimi yapmaya başlamıştı. Muhteşem bir manzara ile karşı karşıyaydım. Dizlerim üzerinde yerimi aldım ve yarrağımı tutarak Ayşen ablacığımın muhteşem göt deliğine yerleştirdim ve ilerlemeye başladım. Hafif bir ‘Iıhhhh!’ sesi çıkardı. Dibine kadar yaslandım ve kalçalarını sımsıkı avuçlayarak, sıkarak, götüne gidip gelmeye başladım…

Ayşen abla, ‘Ahhh, Ohhh!’ sesleriyle karışık zevk çığlıkları atmaya başlamıştı. Elimin birini amcığına koydum, yemin ederim amcığının suları akıyordu. Parmaklarımı amcığının dudakları arasına koyarak okşuyor, klitorisi ile oynuyordum. Daha da zevk almaya başlamıştı. Hızlanmaya başladım, yine taşaklarım amcığını dövüyordu sanki ‘Şap şap şap’ diye. Ama dayanamaycaktım artık, kendimi sıkmaya çalışırken, götünü son hızla sikiyor ve amcığını daha fazla bastırıyordum…

Ve o muhteşemmm an, ben tam patlamaya başladığım an, Ayşen abla da çığlık çığlığa geliyordu. Kaç kez patladım götünün içine bilmiyorum, ama sanki vücudumdaki bütün damarlar boşalırcasına, iliklerime kadar o anın tüm zevkini yaşadım. Ayşen abla ise göğüsleri bile yatağa yapışacak kadar kendini kapamış, titriyor, deli gibi nefes alıyor, ‘Ohhh!’ sesleri çıkarıyordu. Yavaşça götünden çıkarak yanına uzandım. O da bacaklarını uzatarak yüzüstü yanıma uzandı ve başını bana doğru çevirdi. İkimiz de ter içinde kalmıştık. Dudaklarına muhteşem bir öpücük kondurdum, “Harikaydın!” dedim. O da, “Ne yaptın bana böyle? Bütün vücudum sanki elektrik çarpmış gibi!” dedi. “Daha bu başlangıç, daha neler yaşayacağız bak!” dedim. “Mmmm, neler yaşayacak mışız bakayım?” dedi. “Zamanla!” dedim. Biraz daha cilveleştik.

Benim aklımda onun o götünü bir posta daha sikmek varken, “Ben gideyim, annem birazdan gelir, anca toparlanırım!” dedi. Çok fazla risk’e girmeye gerek yoktu, nasıl olsa kuş artık kafesteydi, ne kaçırmaya, nede yakalanmaya gerek yoktu. “Tamam!” dedim. Yataktan doğruldu ve ayağa kalktı, “Uuffff!” dedi. Göt deliği sızlamaya başlamıştı. “Geçer biraz sonra!” dedim. Eğildi bir öpücük kondurdu dudaklarıma ve giyinmeye başladı. Kapıya doğru yürürken sızladığı belli oluyordu. Ahlayıp pufluyordu, ama ilk fırsatta o güzelim götünü siktirmeye, amcığını okşatmaya, yalatmaya, koşa koşa gelecekti. Kapıda tekrar ayakta ateşli bir şekilde öpüştükten sonra çıktı ve gitti 🙂

8 comments